05 Haziran 2006

Farkındalıklarım....


Üzerine alınan herkese hitap ediyorum...



İnsan yaşadıklarının kendi için ne anlamlar taşıdığını o anda farkedemiyor,görüp,yaşayıp,okuyup geçiyorsun ama sonra bakıyorsun ki sende bazı izler bırakmış hayatına yeni anlamlar katmış, sonradan farkına varmışsın bazı şeylerin...
Mesela Put Your Lights On'u (Santana) ve Lorena McKennitt'in La Serenissimia'sını ilk defa blog ziyaretlerim sırasında dinledim ve beni ne kadar derinden etkilediklerini farkettim...
Bir de bunlar var ...

O'nun denk gelip de , yorumlarını okurken  "saf bu yaa" demelerim...

"Z
aman zaman içinde aşk olan"(!) yazılar okurken "ehem, kem küm" deyip yüzümün kızarması ve vay beee durumları :)

Ne olacak bu kızın, bu karşılıksız aşkın sonu merakları...

Her an kendime dair yeni birşeyleri keşfedebilme ihtimali ve o ana kadar kendimde bunu farkedememiş olmamın verdiği şaşkınlık...
...
Sonraaaa günde 8 saatini paylaştığın en yakın üç arkadaşının aniden başka bir yere gitmesi ve yalnızlık...


Onlarla hiç tanışmamış olsaydım hayatımda bir çok şeyle de hiç tanışmamış, bir çok şeyi de hiç yapmamış olacaktım belki de...


Mesela öğle tatillerinde Migros'a , Pilita'ya gitmezdim...

Geyik yapmak ve hava almak için çıktığımız, aslında sigara içenlerin çıktığı açık hava yangın merdivenlerine hiç çıkmazdım...

Hiç ihtiyacım olmadığı halde diyet ve kalori hesapları yapmazdım...:)

Elimde 5 lt.'lik sularla işe su taşıma alışkanlığı edinmezdim...

Kırmızı oje sürmeye heves etmezdim...

Fotomodel havalarına girmemize neden olan, beraber geçen her anımızı kare kare sakladığımız yüzlerce fotoğrafımız olmazdı.Ve bunlardan oluşan, kendi prodüksiyonumuz olan 1 CD'lik klibimiz...

Bir çoğu olaylı biten taksi maceralarımız olmazdı :)

Tavuk yemek için Kentaki Frayd Çikın (!) 'a gitmeyi hiç düşünmez ,oranın küçük ekmeklerinin nefis tadını bilmezdim hiç...

Tarçınlı,vişneli,vanilyalı,ananaslı... sakız çiğnemeyi hiç denemezdim :)

Kendimi orta yaş sendromuna kaptırmaya başlayacakken ani bir frenle geri dönüş yapmazdım...
Gerçekten bir yerlere, bir şeylere ait olduğum hissine kapılıp kendimi bu kadar rahat hissetmezdim...

Şimdi sadece fiziksel olarak uzaktayız ama umuyorum ki herşey eski güzelliğinde devam edecek ...
Bilmediğimiz Kelimeler:
"Hami çu" : Sohbet sırasında klavye'nin azizliğine uğrayıp "hani şu" yazamamaktır :)) Sinir boşalması yaşayıp dakikalarca karşılılı güldürebilen bir laftır :))


6 yorum:

Adsız dedi ki...

söyleyecek o kadar söz varken, senin bu kadar güzel özetlemene hayran oldum...uzun zamandır duygulanmamıştım ve sayende bu duyguyu tekrar tatmanın hoşluğunu yaşıyorum...en içten sevilerimle...hep böyle kal...AYÇA...

Gamzeli dedi ki...

Hoşgeldin...

nimetin.blogspot.com dedi ki...

bişey söyleyim mi- ki söyleyeceğim de;)) ayçalarla birlikte o üniversitedeki haline ufaktan geçiş yaptığının ve yeniden yapılandığının farkına vardım;) Değişimler yarattıran arkadaşların olduğu için senin adına mutluyum:)

nimet

Adsız dedi ki...

Abla ya mahvettin beni (bizi)...aslinda bekliyordum senden bi yazi ve aklima geldikce kontrol de ediyordum ama ne yalan soyleyeyim bu kadarini beklemiyordum...dun babam ve oglumdan da 1-2 sahne izlemistim bogazimda dugumlenmsti goz yaslarim ki gelen haberler uzerine yazini okudum dugum cozuldu...fosss diye bosaldi yaslar tutamadim tutmaninda bi anlami yoktu zaten...istedikten sonra herseyi yaparsin ve yetenegini ortaya koyarsin zaten ama bu yazida yazma konusunda da senden ogreneceklerimiz oldugunu anladim...bi yazi bu kadar icten olurken bu kadar ozet olailir...ama bu ozet bitmez ben sana soyleyeyim:)
basta sakayla "Abla" demeye basladim sana ama artik ben saka degil gercek soyluyorum...senin gibi bi Ablam olmasini isterdim onceden...
ZEYNEP

KUGUU dedi ki...

Hoshdondun Zarif Crescentcgm:))
Kuguboynu

CRESCENT dedi ki...

Hepinize iyi dilekleriniz için teşekkür ederim :)