31 Mayıs 2007

İcraatlar...



Simli ip, boncuk ve keçe'den yaptığım duvar süsü ve şeker hamurlu kurabiyeler. İcraat var fazla söze gerek yok...




24 Mayıs 2007

Sanatsal Faaliyetler, DIY ...



Bu hafta kötü başladı aslında ,annemin rahatsızlığı, hastane, Ulus'ta ki patlama, pisi pisine ölen insanlar, içe dönük ruh halim, vs. vs... Kötü şeylerden bahsetmek istemiyorum , iyi düşün iyi ol terapisini uygulamak istiyorum.
Geçen hafta yaptığım resimler kurumaya başladı, dün akşam duvara asıp fotoğraflarını çektim, bunlar çerçevesiz halleri tabi. Sonra bu gün de görücüye çıkıp sahipleriyle tanıştılar :) Bu yaz çifte düğün var, yakın zaman da evlenecek olan sevgili arkadaşlarım için benden küçük birer hatıra.
Resim yapmanın yetenek işi olduğunu ama yeteneğinde büyük ölçüde geliştirilebileceğini düşünüyorum.Daha işin başındayım, bunlar nacizane eserlerim :) Nimet'in verdiği gaza gelirsek seneye sergi bile açacağız beraber :))) Ha gayret Crescent, çok çalışman lazım çoooookkk :)))

18 Mayıs 2007

Çiçek...


Önüm arkam sağım solum ÇİÇEK! Ebe sobe! Bu aralar çiçeklerden gidiyoruz. Evde canlı çiçek yetişmiyor bende canlısına çok benzeyen çiçekler aldım onlarla göz zevkimiz tamamlıyoruz. Ayrıca son üç günde iki ayrı yağlıboya tablo yaptım, onlarda çiçek :) Daha sonra fotoğraflarını yayınlayacağım, çünkü onlar birer hediye, şu anda gizliler :) Action çok, anlatacak adam yok! Bezgin Bekir durumları. Spora, kas çalışmalarına devam, hedefime ulaştım, 1 kilo verdim :) Yaz’a hazırım!
Bu arada tatile 1 ay kaldı, ne güzel !..:)

09 Mayıs 2007

Secret “Sır”


İşte yaşamın sırrı. Büyük “sır”. Herkes izlemeli. ”Zihindeyse bedende de olacaktır”.Bir yerde okumuştum geçenlerde Amerika’da büyük yankı uyandırdı diye, bu bir kitapmış sanırım ve filmini çekmişler.Buldum ve hemen izledim. Aslında bir film değil, farklı bir şey, anlatım.
”sakin olun, tadını çıkarın, yapmanız gereken hiç bir şey yok, sadece yapmayı istedikleriniz var”.
“her zaman ve sadece sonucu düşün”.
Bizdeki “bir şeyi kırk kere söylersen olur” mantığıyla örtüşüyor.Öğle yemeğinde küçük bir deneme yaptım :) Yemeğe gittiğim mekanın en kalabalık olan saatinde, cam kenarındaki her zaman revaçta olan dört masadan birinin boş olmasını orada yemek yemeyi istedim, düşündüm, hayal ettim, içeri girdiğimde dördü de doluydu ,yemeğimi aldıktan sonra boş masa bulmak için ilerlerken cam kenarındaki o dört masadan birinin boşalmış olduğunu gördüm! Yemeğimi orada yedim, istediğim olmuştu :))
Anafikir : Kendi dünyanızı kendiniz yaratın, isteyin olsun...İzleyin...

04 Mayıs 2007

Günler geçiyor...


Herşey aynı düzende akıp gidiyor, koşturmayla geçen günler, öğle aralarında gidilen spor, işe, okula, kreşe gidip gelmeler...ve her zamankinden farklı olarak iki günlük cluster eğitimi, büyük zuzunun yılsonu gösterisi için kıyafet arayışları, çocuklar uyuduktan sonra izlemek üzere aylardır bekletilen filmlerden ikisini izleyebilmek (missing inpossible III , dünyalar savaşı ), günlük yemek yiyebilmek uğruna bir haftadır sabahları 6:30 da kalkıp yemek yapmak.
Canımın hiç bir şey yapmak istemiyor olmasına rağmen direniyorum, yorgunum, bu durum biraz da havalardan kaynaklanıyor olsa gerek.Bahar havası çarptı sanırım.Pikniğe gitmek istiyorum, sımsıcak güneş istiyorum ve boş boş oturmak istiyorum...:)